İŞTE BENİM HİKAYEM…

Selamunaleyküm…:)
Son günlerde üst üste tarif paylaştım.Bugün daha farklı bir konu hakkında yazmak istiyorum.
LUZDEMİA…
Luzdemia son zamanlarda sosyal medyada çok meşhur olan bir aksesuar markası.Ama diğer aksesuarlardan farklı olarak luzdemia da kendi aksesuarınızı kendiniz tasarlıyorsunuz.Aslında amacım reklam yapmak değil sizlere kendimi daha iyi tanıtmak.Kendi Luzyomunuzu oluşturduğunuz zaman hikayenizi boynunuzda taşımış oluyorsunuz.Bende sadece bana ait olan ve beni yansıtan bu gibi aksesuarları çok seviyorum.O zaman lafı fazla uzatmadan başlayalım.Siparişiniz böyle şirin bir kutuda elinize ulaşıyor.

IMG_1647.jpg

Benim luzyom yuvarlak küçük boy golden rose rengi zincirim ise 80 cm lik. Altı adet sembolüm var.Sitede o kadar çok çeşit var ki seçmekte zorlanıyorsunuz.Benim seçtiğim semboller resimde gördükleriniz.Hepsi benim için bir anlam ifade ediyor ve beni yansıtıyor.Kısa kısa hepsinin benim için ne ifade ettiğini sizlerle paylaşıcam.

IMG_1657.jpg

PAPATYA:

Papatya benim en sevdiğim çiçektir.Bu sembolü görür görmez vuruldum.Aynı zamanda papatya bana zarafeti,letafeti hatırlatan bir çiçek.Abartıdan uzak ama zarif olmak bence hayattaki en güzel meziyet.Bana bu duyguları ifade ettiği için hayatımda papatyanın yeri büyüktür
ÇİKOLATA:
Çikolataaa…:) Diğer yazımıda okuduysanız çikolatasız yaşayamadığımı anlamışssınızdır.Çikolata lezzetiyle beni benden aldığı gibi aynı zamanda hayat felsefem şöyleki;Hayatta da herşeyimiz ölçülü olmalı.Davranışlarımız haraketlerimiz hatta duygularımızın bile belli bir ölçüsü vardır.Aynı çikolatanın yapımında kullanışan kakao gibi:) Eğer kakaonun ölçüsünü kaçırır ve fazla koyarsanız tadı acılaşır.Eğer az koyarsanız lezzeti hissesilmez.İşte bu yüzden de çikolata benim hayat felsefem.Herşeyimle ölçülü olmaya çalışmaya çalışırım:)Bunu başardığım söylenemez ama yine de ölçülü olmak çok önemli bazen sevginin bile ölçülü olması gerekir.Birine gereğinden fazla sevgi gösterirsiniz eğer o kişi gerçekten sevginizi görüp kucaklarsa o zaman doğru kişiye sevgi göstermişsiniz demektir.Ama bazen olur karşınızda kişi sevginizin kıymetini,mahiyetini anlayamaz veya anlamamazlıktan gelebilir. Sonuçta üzülen siz olursunuz.Sevginizi bile tasarruflu kullanmak gerektiğini düşünüyorum:)
FOTOĞRAF MAKİNESİ:
Fotoğraf çekmeyi çok seviyorum.Bildiğiniz üzere blogumda paylaştığım bütün fotoğraflar bana ait.Sadece makinayla değil telefonumdaki kamerayla da her anı çekmeye çalışırım.Bu yüzden anılarımı fotoğraflayıp onları bazen gün yüzüne çıkararak tekrar o anıyı yaşıyormuşçasına mutlu olmak benim için harika bir duygu.
ÇAYDANLIK:
Eğer bir evde her akşam çay demleniyorsa o evde huzur vardır…:) Tabi bu benim düşüncem ama bence çaydanlık aileyi temsil ediyor.Benim ailemde özellikle annem çok çaycı bir insadır.Her akşam mutfakta çayımız demlenir salona bütün aile toplanır ve sohbet edilir.Ailemi bir araya toplayan şeyde bence çaydır.Ne zaman çayın demi biter.Herkes odalarına dağılır..:)Bu yüzden çaydanlıkta ailemi temsil ediyor
KALEM:
Kalem benim için her türlü ilimi temsil ediyor.Sadece fenni ilimler değil dini ve tasavvufi ilimleride içine alıyor.Bende elimden geldiğince birleyler öğrenmeye çalışıyorum.Diğer bir anlamı ise bu blog işi..:) Hayatımda ilk defa bir blog açıyorum.Benim için güzel bir deneyim olucağına inanıyorum o yüzden bu sembolümüde luzyoma ekliyorum.
MOM KALP:
Annemm…
Tabikide annem olmassa olmazım.Anneme fazlasıyla bağlı bir insanım onsuz hiçbir şey yapamadığımı itiraf ediyorum.Evin tek kızı olmamda annemle arkadaşlık ilişkimizi arttırıyor.Annem her konuda bana destek olan hiç bir zaman hevesimi kırmayan ve beni anlayan gençliğin verdiği enerjiye ayak uyduran bir insan.Ayrıca bunun benim için bir espriside var.Ben evde anneme bazen hatta çoğu zaman MOMMYYY diye sesleniyorum her ne kadar o çok fazla hoşlanmasada bana daha samimi ve şirin geliyor ayrıca söylenişi de çok tatlı…:)

IMG_1663.jpg

IMG_1665.jpg

 

BROWNİ AŞKI…

IMG_7572.JPG

Yine başka bir tarifle burdayım.Herhalde Ramazan olduğu için internette gözüm hep tatlılarda.Canım çeksede bakıyorum.Yine gezinirken harika pratik bir tarif buldum.Bu arada şimdi paylaşacağım ve daha birçok tarif için Instagram’dan @lezzetiguzin ‘ i takip edebilirsiniz.Çikolata benim en sevdiğim şey.
Kim sevmez ki…
Latince adı “tanrıların besini” anlamında Theobromocacao olan kakao M.Ö çok önemli bir besin olarak görülürmüş.İlk olarak dövülerek içecek halinde tüketiliyormuş daha sonradan katılaştırılarak kullanılmış.
Ama malesef bize geri dönüşü KALORİ!!! Yapıcak birşey yok 😦
Ancak bir yerde okumuştum sütlü kahvenin yanında bitter çikolata tüketmek çok faydalıymış.Zaten bildiğiniz üzere bitter çikolatanın ölçülü miktarda tüketilmesi çok sağlıklı.Ama sütlü kahvenin yanında tüketilmesinin ömrü bile uzattığı söyleniyor.Bitter çikolatayı sevmeyenler napıcak peki:(
Çikolata’nın tarihi ile ilgili başka bir yazı yazmak istiyorum zaten bu yüzden şimdi Browni tarifime geçelim.Browni bence en güzel çikolatalı kek.Normal çikolatalı kekler bence kuru oluyor.Ama browni gerçekten harika hafif ıslak ağızda dağılıyor ve damakta harika bir tat bırakıyor.Aslında browniye vişne çok yakışıyor fakat ben bu sefer vişneli yapmadım isteyenler ekleyebilir.Vişne damağınızda daha mayhoş bir tat bırakıyor.O zaman tarife geçelim.

BROWNİ:

Malzemeler:
✔️250 gr. sütlü çikolata
✔️100 gr. tereyağ
✔️Yarım çay bardağı süt kreması
✔️4 yumurta
✔️3 çorba kaşığı kakao
✔️1 su bardağı toz şeker
✔️1 paket vanilya
✔️1 fiske tuz(çikolatayı ön plana çıkarmak için)
✔️2 su bardağı un(yumurtaların boyutuna göre miktar azaltılabilir)

HAZIRLANIŞI:

Fırını 170 dereceye ayarlayın, 20 cm. çapında (borcamda pişirilmesi tavsiye edilir) kalıbı yağlı kağıtla kaplayın.Çikolatayı, tereyağı ve krema ile birlikte belmari usulü eritin veya tencereye tereyağ ve kremayı alın kısık ateşte erimeye başlayınca ocaktan alın doğranmış çikolataları ilave edin ve pürüzsüz hale gelene kadar karıştırın.Soğumasını bekleyin toz şekeri ilave edin çırpın.Oda sıcaklığında bekletilen yumurtaları ekleyerek çırpmayı devam edin,kakao ve vanilyayı ekleyin çırpmaya devam edin.Son olarak unu ve tuzu ilave edin çok kısa tekrar çırpın,yağlı kağıt serili kalıba dökün ve fırına verin.Ortalama 20-25 dk pişiyor.Kürdanla kontrol edip pişip pişmediğini kontrol edebilirsiniz.Üzerini istediğiniz gibi süsleyebilirsiniz.Ben bademle süsledim…:)

AFİYET OLSUN

PATATES CANDIR CANN…:)

IMG_0847.jpg

Selamunaleyküm…
Bugün yeni bir yazıyla devam ediyorum.Blog işine baya sardırdım😂Tabii ikinci günüm daha…
Bugün ne hakkında yazacağıma bir türlü karar veremedim aslında.Yemek,gezi,sanat…
Ama sonunda çok pratik bir tarif yazmaya karar verdim.Bu tarz pratik şeyler çok hoşuma gidiyor.Yapması kolay ve zevkli yemesi daha da güzel.Bildiğiniz üzere Ramazan ayındayız sahurda tok tutan şeyler yapmaya çalışıyoruz elimizden geldiğince.Buda sahurluk bir tarif olabilir sizin için.
Patates benim herşeyimm…
Gerçekten bütün gün patates yiyebilirim.Her halini püresini,haşlamasını,kumpirini herşeyinii😅
Patates fakirin tabağından eksik olmayan zenginin vazgeçemediği benim fikrimce cevher hükmünde olan bir bitki.Her tür insanı sofraya toplayan sıcacık bir yiyecek.Açlığın devası mide hastalıklarının kurtarıcısıdır patates…
Diyiceksiniz amma büyüttün bu patates işini… Ama öyle 🙂
Buda resimden gördüğünüz üzere kumpir tarifi.Öğlen yemeklerine,kahvaltılara çok yakışan bir tarif.İstediğiniz eklemeleri çıkarmaları yapabilirsiniz.Bende istediğim malzemeleri koydum.Kardeşlerim bu tarife bayıldı.Küçük kardeşimden (5 yaşında)” Abla aynı pizzaya benziyor” yorumu bile aldım.O zaman hemen tarifi paylaşıyım.

IMG_0846.jpg

FIRIN KUMPİR:
🍴4 kişilik
📌30 dakikada hazırlanır
📌30 dakikada pişer
📌Kolay

MALZEMELER:
1 adet yemeklik doğranmış soğan
1 diş rendelenmiş sarımsak
2 çorba kaşiğı zeytinyağ
2 adet haşlanmış patates
1 su bardağı kaşar peynir rendesi
1/2 su bardağı haşlanmış bezelye
1/2 su bardağı konserve mısır
1/4 su bardağı krema
Tuz
Karabiber
(İsteğe göre sosis,sucuk vb. şeyler konulabilir)
ÜZERİ İÇİN:
1/2 su bardağı kaşar peynir rendesi
HAZIRLANIŞI:
Soğan,sarımsak ve zeytinyağını tavada solup dirilikleri gidene kadar soyeleyin.Kalan malzemeleri de ilave edip karıştırın.Orta boy bir fırın kabına yayarak yerleştirin.Üzerine kaşar peyniri serpin.Önceden ısıtılmış 180 derecelik fırında pişirin.
🍴 AFİYET OLSUN🍴

 

ŞİŞKO HAMURLAR:)

IMG_8635.jpg

Evet başlıktan anlıyıcağınız gibi benim için bu hamur kabartmalarının ismi şişko hamur:)

Sahur önerilerine devam ediyorum.Bu hamur kabartmaları aynı zamanda benim için kahvaltı menüsünde de yer alır.Yapılışı biraz meşakkatli olsada çok tatlı ve lezzetliler.İstediğiniz şekide yapabilirsiniz kalp, yıldız…

Tek başına da yenebilir fakat ben içine domates peynir koyarak yemeyi çok seviyorum.Kahvaltılıklarla tüketilebilir. Yağda kızarması sizi korkutmasın çok kısa sürede pişiyor bu yüzden çok  yağ emmiyor.Çok bereketli biz 5 kişilik bir aileyiz herbirimize neredeyse 6-7 tane düşüyor.Şimdi sizlerle tarifini paylaşıyım.:)

Hamur için;

1 su bardağı yoğurt,
2 adet yumurta,
1 paket kabartma tozu (10 gram),
1 tatlı kaşığı tuz,
3 veya 3 buçuk su bardağı un (kullanılan su bardağı: 200 ml.)

Kızartmak için;

Sıvı yağ

HAZIRLANIŞI:

Hamuru hazırlamak için, yoğurt, yumurta, tuz ve kabartma tozu bir kap içerisinde karıştırılır.

Üzerine azar azar un ilave edilerek güzelce yoğrulur ve kulak memesi yumuşaklığında bir hamur elde edilir.

Yoğrulan hamur, hafif unlu bir zemin üzerinde, merdane yardımı ile açılır.

Hamur arzu edilen bir kalıp ile kesilip şekillendirilir. Yada bıçak ile parçalar halinde kesilir.

Şekillendirilen hamurlar kızgın yağ içerisinde, arkalı önlü çevrilerek kızartılır ve havlu kağıt serili bir tabak içerisine çıkartılır.

10 dakikada hazır yağ çekmeyen hamur kızartması, sıcak olarak servise sunulur.

Çok pratik ve çok bereketli olan hamur kızartması, sabah kahvaltılarının vazgeçilmezi 🙂 Mayalama derdi olmadan çabucak hazırlanıyor ve yağ çekmediği için çok hafif ve yumuşacık. Mutlaka deneyin.

SAHUR ÖNERİLERİ

SELAMUNALEYKÜM…

Bildiğiniz üzere Ramazan geldi.Bir haftası gitti bile.Gerçekten zaman çok hızlı. Elhamdüllillah bu yıl hiç zorlanmadım.Ramazan’ın gelmesi çok hoşuma gidiyor.Ailecek iple çektiğimiz 11 ayın sultanı Ramazan…

O kadar özlemişim ki…

Sahura kadar oturmalarımızı,mukabeleleri,teravi namazını,pide kuyruklarını 🙂 Çok kıymetli olan bu ayda ibadetlerimizin de sevabı çok fazla hepinize hayırlı bol sevaplı Ramazanlar dilerim…:)

Şimdi gelelim en önemli meselelerden birine SAHUR…

Annelerimizin şunu da ye bunu da ye bak bu tok tutuyormuş sözlerini duymaya,son dakkaya kadar ağzımıza bir şeyler tıkıştırmalarının başladığı zamanlar bu zamanlar…☺️💟

Benim annemde Sahurda tok tutacak şeyler arama konusunda birincidir.Bende sizlerle bir kaç tane sahur önerisinde bulunmak istiyorum.

İlki hepimizin de bildiği gözleme.Gözleme sahurlarda çok tercih edilen ve tok tutan pratik bir yemektir.IMG_8605.jpg

Her türlü çeşidi yapılabilir;peynirli,ıspanaklı,patatesli vb.Biz peynirli olanını tercih ettik.Yanına domates,peynir,zeytin vb. gibi kahvaltılıklarla tüketilebilir.

Tok tuttu mu derseniz:) Sabah kalktığımda açlık hissetmedim ama ister istemez insanın midesi kazınıyor ve acıkmaya başlıyor.Tarifini aşağıya yazıyorum.

PEYNİRLİ GÖZLEME:

Hamuru için:

2kg un
iki tatlı kaşığı tuz
1 paket kuru maya
su (ılık olmalı, hamuru kulak memesi kıvamından biraz daha yumuşak yapacak miktarda)

İç malzemesi :

peynir
maydanoz
sıvı yağ

HAZIRLANIŞI:

Hamur malzemeleri karıştırılıp kulak memesi kıvamından biraz daha yumuşak olacak şekilde yoğurun. 45 dakika kadar mayalanması yeterli. Resimde gördüğünüz büyüklükte hamur bezeleri hazırlayıp yuvarlak şekilde hamuru açın, içine hazırladığınız karışımı koyun. Ben çeçil peyniri kullandığım için yağı biraz fazla koydum. Kullandığınız peynirin türüne göre yağ koyup koymamaya karar verebilirsiniz. Fotoğrafta da yapılışında az çok yardımcı olacaktır size. Malzemeyi ekleyip fotoğraftaki gibi kapatınca yaklaşık bir dakika kadar ısıttığımız teflon tavaya koyup orta ateşte, hamurun rengi fotoğraftaki şekle gelene kadar bekletin. Her gözleme yaklaşık 3, 4 dakikada hazır hale geliyor. Afiyet olsun

Antalya’dan Kalanlar

 

IMG_1412.jpg

İlk yazımı yazacağım için çok heyecanlıyım.Benim için güzel bir deneyim olucağını düşünüyorum.Umarım devam ettirebilirim.O zaman haydi BİSMİLLAH…:)

Antalya/Kemer’e babamın iş seyehati vesilesiyle 1 haftalığına gittik.İlk defa gittiğim bir şehir olduğu için beni çok etkiledi.Akdeniz ve Ege’yi çok seviyorum.Bana oralar daha samimi daha sıcak geliyor.Bu yüzden Antalya’da bol bol fotoğraf çekmeye çalıştım sizede bol görselli bir yazı sunmaya çalışıcağım.

Kemer, Akdeniz kıyısında, Antalya’ya 40 kilometre uzaklıkta olan bir ilçesidir. 80’li yılların başına kadar küçük bir köy iken son 20 sene içinde açılan tesislerle Türk turizminin en önemli merkezlerinden biri haline gelmiştir.

Batı Toros Dağları’nın eteklerinde ve 52 kilometre kıyı şeridi boyunca uzanan Kemer ilçesi, Türkiye’nin en önemli turizm merkezlerinden biridir. Bugün Kemer’in bulunduğu yerde, 1910’lu yıllarda Eski Köy adı ile bilinen ve dağlardan gelen seller sonucu göl ve bataklıklardan oluşan bir yerleşim yeri vardı. Eski Köy halkı, kendilerini bu sellerden korumak için, dağların eteklerinde 23 kilometre uzunluğunda bir taş duvar ördüler. Sonraları, bu duvar nedeniyle köylerine Kemer diyeceklerdir.

Kısaca Kemer’in tarihinden bahsettiğimize göre artık işin eğlenceli kısmına geçelim.Kemer’de çok gezemedik gezdiimiz yerleri kısaca anlatacağım inşallah.

DÜDEN ŞELALESİ:

IMG_1197.jpg

 

Düden şelalesi Antalya’da bulunan büyük bir şelale.Şelalenin olduğu yere indiğiniz an yüzünüze ferah bir esinti geliyor ve çok freş bir koku.Gerçekten bu hisi başka hiçbiryerde yaşamadım.Çok tatlı bir serinlik sizi sıcaktan bunaldığınız araba yolculuğunu unutturuyor.Üstte gördüğünüz fotoğraf şelalenin başladığı yer uzun bir yol ürezinden akmaya devam ediyor.Biz gittiğimizde çok kalabalık değildi bir kaç insan vardı o yüzden uzun bir süre şelalenin yanında fotoğraf çektik

IMG_1142.jpg

 

İnsanın suya atlayası geliyor…:) Düden şelalesinin çevresi dolaylı olarak çok yeşillik yüzyıllık ağaçlar çeşitli bitkiler görselliği dahada zenginleştiriyor.Düden şelalesinin yanında bir mağara var bu mağaranın içinden de düden şelalesinin akışını seyredebilirsiniz

IMG_1321.jpgIMG_1339.jpg

Harika bir sanat galerisine benziyor…

KALEİÇİ:


İsminden de anlaşıldığı gibi çevresi kale surlarıyla örülü bir alan.Tam turistik bir yer adım başı hediyelik eşya dükkanlarının bulunduğu denize nasır kafelerin ve dondurmacıların bol bol iş yaptığı şirin mi şirin bir yer…:)Kale içinde fazlasıyla denizotobüsü tekne seyehatleri var IMG_1412.jpg

Turistlerin ilgisini çekmek için korsan gemisi şeklimde yapılmış bir çok gemiyi görebiliyorsunuzdur.Bizim acelemiz olduğu için bu gibi falliyetlere katılamadık.

IMG_1380.jpg

Bu camiinin etrafını saran çiçekler gibi bir çok pembe çiçekler vardı Alaçatı havası veren bu çiçekler dikkatleri üstüne çekmek konusunda gerçekten çok başaralı.İlk yazımda çok hatalar olabilir.Bende farkındayım ama inşallah gittikçe geliştiricem.Çok geç saatte yazdığım için düzenleyemedim ama bir an öncede yayınlamak istiyorum.İnşallah yarın daha çok kafa yorucam.